26 / 60
ELMAS AKGÖZ
HALKLA İLİŞKİLER UZMANI
“Telefonla arayıp bizi kontrol ediyorlar”
Ben TANAP Projesi’nde Halkla İlişkiler Uzmanı ola-
rak görev yapmaktayım. Daha önce de Bakû-Tiflis-
Ceyhan (BTC) Ham Petrol Boru Hattı’nda aynı gö-
revde bulundum.
İşimizin her aşamasında bizi motive eden en
önemli şey, çözüme ulaştırdığımız konular ve bu
nedenle taraflara sağladığımız memnuniyet duy-
gusu. Görevimiz gereği yerel halkla bire bir ileti-
şimimiz var. Onlara öncelikle projeyi anlatıyoruz.
İlkin bizim ne için geldiğimizi anlamıyorlar. Uzun
uzun konuştuktan sonra konuyu anlatabiliyoruz.
Aynı köylere ikinci kez gittiğimizde ise konuşmalar
tamamen boru hattı üzerine oluyor. Tekrar tekrar
bilgilendirme yaptığımız için çok memnun kalıyor-
lar.
İlk köy toplantısında irtibat numaralarımızı verdi-
ğimizde, takip eden günlerde küçük bahaneler-
le arayıp bizi kontrol ediyorlar. Daha sonraki köy
toplantılarına gittiğimizde, “Her türlü sorumuza
sıkılmadan cevap veriyorsunuz” diye bize teşekkür
ediyorlar. Köylülerden, beklediğimizin ötesinde
destek alıyoruz. Çünkü TANAP’ın önemli bir proje
olduğunu düşünüyorlar ve kendilerinin de bir kat-
kısı olsun istiyorlar. İkincisi, kendilerini ciddiye alıp
onları ilgilendiren her konuda danışmamız, fikirle-
rini almamız onları memnun ediyor. Bu yüzden de
yardımcı olmak istiyorlar.
“Okuryazar olmayabilirim, ama sordum
öğrendim”
Beni etkileyen önemli bir olay: Hamamkarahisar
köyünde arazi giriş toplantısı için köy kahvesine
gittik. Toplantıya yaşlı bir teyze geldi. Adının Na-
ciye olduğunu söyledi. Arazi giriş protokolünü im-
zalaması gerekiyordu. Şalvarının cebinden keseye
sarılı mührünü çıkardı ve imza yerine onu bastı.
Okuryazar olmadığı için parmak basmak yerine bu
mührü kullanıyormuş. “Benim babam Atatürk’ün
mühürlerini yapardı. Bana da yapmıştı, ben hep
bunu kullandım,” dedi. Eşini erken yaşta kaybet-
miş, çocuklarını yalnız yetiştirip büyük şehirlere
göndermiş. 88 yaşında ve köyde yalnız yaşıyor-
muş. Her işini de kendi görüyormuş. “Çocuklarım
gel diyor ama ben burda çok mutluyum. Şimdi
işlerimi görebiliyorum. Elden ayaktan düşersem
o zaman yanlarına giderim,” dedi. Çok onurlu ve
hayata bağlı, dimdik duruyordu. Anlatmaya baş-
ladığımda projeyle ilgili çok fazla bilgisi olduğunu
gördüm ve şaşırdım. “Bunları nasıl biliyorsun?”
dedim. “Okuryazar olmayabilirim ama arazimden
geçiyorsunuz. Sordum öğrendim,” dedi.
Toplantıları genellikle köy kahvelerinde yapıyoruz.
Erkek ağırlıklı toplantılar oluyor. Ne söyleyeceğimi
merak ediyorlar. Dikkatle dinliyorlar. Üst toprak sı-
yırması için bilgilendirmeye gittiğimizde, “Bu çok
basit bir şey. Taa Ankara’dan bunun için mi geldi-
niz?” diye şaşırıyorlar. “Siz bizim için önemlisiniz.
Yaşam alanlarınıza geldik çalışıyoruz, bu nedenle
sizi bilgilendirmemiz gerekiyor,” dediğimizde, ken-
dilerini iyi hissediyorlar. Bazen inşaat ekibi çalışır-
ken onlara sordukları sorulara cevap alamayınca
kızıyorlar. “İşleriyle ilgilendikleri için size zaman
ayıramayabilirler. Dilediğiniz her şeyi bize sorabilir-
siniz,” deyince yumuşuyorlar; bizler onları dinleyip
anlamaya çalıştığımızda memnun kalıyorlar.
“Geçtiğimiz yerlerde iyi intibalar bırakarak
projeyi tamamlamak istiyoruz”
Yaptığımız işin en zor tarafı boru hattının uzun me-
safeleri kapsaması. Basit bir iş için bazen kilomet-
relerce yol kat etmemiz gerekiyor. Mesafeler uzun
olduğu için işler birikebiliyor. Bu bende bazen
yetersizlik duygusu oluşturuyor. Çünkü basit de
olsa işler yapılmadığında önemli bir sorun haline
gelebilir. Mesafelerin uzun olması aynı zamanda
fiziksel olarak da bazen yorucu olabiliyor. Bunun
için önceliklerine göre yapılacak işleri planlamaya
çalışıyorum. Fakat gün içinde planladığım şeylerin
dışında sürekli yeni konular çıkıyor; planladığım
işlerin yanında bir taraftan da bunları hallediyo-
rum. Örneğin, köy toplantısı planlamış oluyorum,
o sırada borusu patlamış bir köylünün şikâyetiyle
ilgilenmek zorunda kalabiliyorum.
Çok farklı insanlarla karşı karşıyayız. Hem inşaat
ekibi, hem yerel yönetimler, hem yerel halk, doğ-
rudan iletişim halinde olduğumuz taraflar. Bizim
her biriyle sorun çözme deneyimlerimiz farklı. Her
kesimden insanla iletişim kurmak durumunda-
yız. Birlik beraberlik ve dayanışma içinde, çözüm
odaklı çalışılması hepimiz için çok önemli. Ekip
ruhu içinde moralimizi yüksek tutarak işlerimizi
tamamlayıp evlerimize dönmek hepimizin ortak
arzusu. Geçtiğimiz yerlerde iyi intibalar bırakarak
projeyi tamamlamak istiyoruz.
ÇOK FARKLI İNSANLARLA KARŞI
KARŞIYAYIZ.
BİZİM HER BİRİYLE
SORUN ÇÖZME DENEYİMLERİMİZ
FARKLI.
GEÇTİĞİMİZ YERLERDE İYİ
İNTİBALAR BIRAKARAK PROJEYİ
TAMAMLAMAK İSTİYORUZ.
26
HABERLER