33 / 52
33
ALPERANLIATAMER
BATI AKDENİZ BÖLGE MÜDÜRÜ
“ÖNEMLİ OLAN ANLIK
KÂR YA DA ZARAR DEĞİL,
DEVAMLILIKTIR”
Toros Tarım’da 12 yıllık bir geçmişi olan Alper Anlıatamer, bunun ilk 5
yılında İç Anadolu Bölge Satış Temsilcisi olarak görev yapmış. Son 7
yıldır Batı Akdeniz Bölge Müdürlüğünü yürüten Anlıatamer, özel güb-
re satışları nedeniyle bölgenin faaliyet olarak diğerlerinden biraz ay-
rıştığını söylüyor:
B
ölgemizde klasik gübrelere ek olarak %100 suda eriyen; sera,
meyvecilik ve sebzecilikte damla sulama sistemleriyle birlikte
kullanılan özel gübreler de hayli yaygın tüketiliyor. Özel gübrede Tür-
kiye satışının yaklaşık %50’sini Antalya-Muğla hattında, yani Batı Ak-
deniz Bölgesi’nde yapıyoruz. Bu, çok büyük bir oran. Biz bölge müdür-
lüğü olarak klasik ve özel gübre operasyonlarını yan yana yürütüyoruz.
Özel ürünlerin tüm Türkiye’deki satışı bölgemiz tarafından organize
ediliyor. 2 tane İzmir’de, 1 tane Adana’da olmak üzere 3 tane dış bölge
satış temsilcisi bana bağlı olarak çalışıyor. Dolayısıyla bizim bölgemizi
özel gübre operasyonlarının merkez üssü gibi düşünebilirsiniz.
Şu anda sattığımız özel gübreleri ithalat yoluyla temin ediyoruz. Fakat
kendi tesisimizde üretmek üzere yatırım hazırlıklarımız var. Büyüye-
rek devam etmek istiyoruz özel gübrede. Bu alanda yoğun bir rekabet
var. Kendi üretimimize başladıktan sonra bu bize önemli bir avantaj
yaratacak.
“ÖNEMLI OLANZIRVEDEKALABILMEK”
Bölgemize bağlı iller Muğla, Burdur, Isparta ve Antalya. Ürün desenine
baktığınızda, hububat ve diğer tarla bitkileri bölge tarımının %57’sini
oluşturuyor. Hububat derken, buğday, arpa, mısır, anason, rezene gibi
bitkilerin hepsini içine katarak söylüyorum. Kalan %26’lık kısmı mey-
ve ağaçları, %10’luk kısmı sebze, %7’lik kısmı ise süs bitkileri ve çiçek
gibi ürünler oluşturuyor. Toros olarak pazar payımız %35-40 arasında
değişiyor. Çok güçlü bir bayi ağı ile uzun yıllardır bu sektörde olmanın
avantajını kullanıyoruz. Özel gübre, ithalata bağlı olduğu için rekabete
çok açık. Bu alanda son 5-6 yıldır farklı bir yapılanmaya gittik. Yeni bir
teknik birim kurduk. Çiftçiyle birebir denemeler ve toplantılar yaparak
özel gübrede Toros markasını daha da güçlendirmeye ve çiftçinin bayi-
ye gidip Toros ürünleri istemesini sağlamaya çalışıyoruz.
Tabii Toros’un klasik gübreden gelen bir tanınırlığı var. Toros her za-
man malının arkasında, güvenilir bir firma ve yıllardır bu sektörün
lideri. Bu önemli bir avantaj tabii ki. Önemli olan, bir yere çıktıktan
sonra orada kalabilmektir. Biz de nasıl zirvede kalıp, kendimizi nasıl
daha ileri götürebiliriz diye bakıyoruz. Klasik ve özel gübre faaliyetle-
ri koordinasyon içinde devam ediyor burada. Bu iki ürün birbirinden
ayrı mı? Evet ayrı... Satış bazında ayrı, müşteri bazında ayrı, finansal
olarak ayrı. Ama ortak hedef hep aynı: Müşteriye en iyisini vermek.
“GEÇMIŞTENGELEN BIR LIDERLIKÖZELLIĞIMIZ VAR”
Bölge müdürlüklerindeki işleyiş merkezden biraz daha farklı. Burada,
ben dahil herkes haftanın 3-4 günü seyahat halindedir. Herkesin ken-
di bölgesi ve kendi güzergâhı vardır. Bölgesindeki bayilerimizi ziyaret
eder, pazardan bilgi toplar. Özellikle sezon zamanı gübre işi borsa gi-
bidir. Bugün bir fiyat verirsiniz, 5 saat sonra fiyat değişir. Dolarda bir
kıpırdanma olur, yine değişir. Pazara uymak zorundasınız, devamlı
pazarla iç içe olmak zorundasınız, pazarı dinlemek zorundasınız.
Toros olarak geçmişten gelen bir liderlik özelliğimiz var. İlk biz kur-
muşuz bayi teşkilatını. Bayilerimizi seçerken, hem maddi gücü hem
vizyonu olan insanları seçmişiz. Bölgemizde 126 tane bayi ve yetkili
satıcı faaliyet gösteriyor. Aralarında 10 yıllık, 20 yıllık, 25 yıllık, ikin-
ci, hatta üçüncü kuşak bayilerimiz var. Bir aile yapısı içinde babadan
oğula devredilen bir devamlılık söz konusu. Biz de her konuda onları
doğru yönlendirmeye çalışıyoruz. Hiçbir zaman günü kurtarmaya
yönelik bir davranış içine girmiyoruz. Anlık ilişkilerle işini götürme-
ye çalışan firmalar yok olmaya mahkûmdur. Çünkü önemli olan anlık
kâr ya da zarar değildir. Biz ilişkilerimizi uzun bir sürece yayıyoruz.
“TURİZMVE TARIMIN BAŞKENTİ ANTALYA”
Antalya, turizm ve tarımın başkenti. Serik ilçesine gidin, 48 tane zirai
ilaç ve gübre bayisi görürsünüz aynı sokakta. Çünkü talep var. Küçük-
lü büyüklü belki 50 tane özel gübre üreticisi vardır bölgede. Fakat
aynı zamanda çok kırılgan bir sektör. Özel gübre ile üretilen doma-
tesler Rusya’ya ihraç edilirken, Rusya krizi çıkınca bölge ekonomik
bir sarsıntı geçirdi. Antalya, küçük Rusya gibidir. Ciddi sayıda Rus
yaşıyor burada. Rusya ile Antalya arasında özel bir etkileşim var. Bu-
gün Rusya’ya gittiğiniz zaman, İstanbul’dan önce Antalya bilinir. O
nedenle kriz burayı ciddi anlamda sıkıntıya soktu. Daha yeni yeni to-
parlanma sürecine girildi. Bence gelecek sene daha da iyi olacak. Bir-
birimize ihtiyacımız var. Onların bize tarımda, bizim de onlara tu-
rizmde ihtiyacımız var. Artık ilişkilerin karşılıklı olarak yeniden
düzene girdiğini düşünüyorum.
“GERÇEK BIR AILE ORTAMIDIR TOROS”
Toros sektörde çok eski ve güvenilir bir marka. Toros’un bir Tekfen
kuruluşu olduğu pek bilinmezdi eskiden. Fakat son zamanlarda şirket
bir değişime girdi. Bu değişimle beraber Toros’un Tekfen’le bağlantısı
da öne çıkmaya başladı. Ben ziraat mühendisiyim. Toros, benim öğ-
renciliğimden bu yana tanıdığım bir marka. Bugün herkes Toros’la
çalışmak ister ziraat mühendisi olarak. Niçin? Çünkü pazarda bayinin
yanına gittiğiniz zaman saygıyla karşılanırsınız, diğer firmalardan ay-
rışırsınız, herkes sizi bilir. Dolayısıyla yerel firmalardan çok daha fark-
lı bir firmadır Toros. Holding kuruluşudur, bir düzeni vardır, bir siste-
mi vardır. Şirketin en büyük şansı da çalışanlarıdır. Buradaki herkes
gerçekten işine sahip çıkan, sadece para için değil, gerçekten burayı
sevdiği için çalışan kişilerdir. Gerçek bir aile ortamıdır Toros. Burada
çalışmaktan herkes mutludur. Ben de çok mutluyum. Burada evlen-
dim, burada çocuklarım oldu, burada bir aile kurdum.