Sıkı parasal koşullarda bile küresel ekonominin direncini korumasına ve resesyon korkularının gerçekleşmemesine rağmen IMF, ekim ayında yayımladığı Dünya Ekonomik Görünüm Raporu’nda, büyümenin gelecek yıllarda da zayıf kalacağına ve orta vadede aşağı yönlü risklerin küresel büyüme görünümünü bozabileceğine dikkat çekti. Dolayısıyla yavaşlayan küresel ekonominin, yeniden COVID-19 öncesindeki dinamizmine kavuşması için henüz yeterli şartlar sağlanmamış görünüyor.
Tüm bu süreçte, özellikle gelişmekte olan ülkeler ekonomik istikrarlarını sağlamakta zorlandı. Türkiye ekonomisi de kırılgan yapısı nedeniyle birçok yerel ve uluslararası gelişmenin etkilerini yoğun şekilde hissetti. Yüksek enflasyon ile mücadele etmek ve volatil bir seyir gösteren döviz kurlarını yeniden istikrara kavuşturmak amacıyla 2023 yılının ikinci yarısından itibaren hem fiyat hem de finansal istikrarı ortodoks politikalarla sağlamayı amaçlayan bir ekonomi programı uygulamaya konuldu. Program kapsamında alınan para ve maliye politikası tedbirleri, 2024 yılındaki tüm ekonomik gelişmeler ve finansal piyasa hareketleri üzerinde etki gösterdi. Bu çerçevede 2024 yılı, faiz oranlarının ciddi şekilde yüksek seyrettiği, böylece yabancı paraların TL karşısında değer artış hızının ivme kaybettiği, bu kez ekonomik büyüme hızının da giderek yavaşladığı ve cari işlemler açığının ciddi şekilde daralma gösterdiği bir yıl olarak tarihe geçti. Bu kapsamda, ağırlıklı olarak ihracata yönelik çalışan firmalar, enflasyon oranı ile döviz kuru artış hızı arasındaki makasın açılmasından olumsuz etkilendi.
Türkiye ekonomisi, yılı beklentilerinin altında gerçekleşen bir büyüme ile kapattı. Orta Vadeli Program’da yüzde 33 olarak öngörülen enflasyon tahmini 2024 içinde iki kez revize edilerek yüzde 44’e yükseltildi. Yıl sonu enflasyonu 44,38 olarak açıklanırken, büyüme oranı yüzde 3,2 olarak gerçekleşti. Öte yandan uygulanan sıkı para politikası dış kırılganlıklarda bir azalma ve piyasa algısında görece iyileşme sağladı; ayrıca cari açıkta düşüşe ve uluslararası rezervlerde ise artışa yol açtı. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu S&P, kasım ayında Türkiye’nin uzun vadeli kredi notunu “B+”dan “BB-“ye yükseltirken kredi notu görünümünü de “pozitif”ten “durağan”a çekti. Kuruluşun yaptığı açıklamada, TCMB’nin sıkı duruşunun Türk Lirasını istikrara kavuşturmakta, enflasyonu düşürmekte, rezervlerin yeniden inşa edilmesinde ve finansal sistemde dolarizasyonun azaltılmasında etkili olduğu belirtildi. Uygulanan programın olumlu etkilerini görebilmemiz için biraz daha sabırlı olmamız gerektiğini düşünüyorum.
Küresel ve yerel olarak belirsizliklerin egemen olduğu bu ortamda Tekfen olarak ihtiyatlı ama yol haritası belirli bir stratejik plan doğrultusunda ilerlememizi sürdürdük. Bu planın temel unsurlarını finansal optimizasyon, verimlilik odaklı yapılanma, stratejik olarak güçlenme ve yenilenebilir enerji odaklı büyüme hamleleri oluşturuyor. İlk kez 2023 yılında paydaşlarımıza açıkladığımız yeni stratejik planımız, tüm alanlarda, sürdürülebilir ve paydaş temelli uçtan uca bir dönüşümü hedefliyor.
2024 yılında stratejik önceliklerimizin hemen hepsinde önemli ilerlemeler kaydettik. Yönetilebilir ciro büyümesi, öngörülebilir/sürdürülebilir kârlılık ve yönetilebilir borçluluk hedeflerimizi yakın takip altında tutarken, finansal optimizasyon başlığı altında Mühendislik ve Taahhüt Grubumuzun finansal göstergelerinin iyileştirilmesi; küçülmenin ardından yeni projelerle yeniden büyümenin başlatılması gibi konularda önemli yol aldık.
Stratejik olarak güçlenme hedefimizin temelinde, tarımsal sanayi alanında Türkiye’nin lokomotif şirketlerinden Toros Tarım’ın rekabetçi ve sürdürülebilirlik odaklı büyümesinin stratejik bir ortaklık ve/veya halka arz yoluyla desteklenmesi planı yer alıyor. Böylece, şirketi entegre ürün ve hizmet portföyü sunan bir bölgesel çözüm ortağı pozisyonuna getirme vizyonu çerçevesinde, Toros Tarım’a hem çok uluslu bir boyut hem de farklı yetkinlikler kazandırmayı hedefliyoruz. Günümüzde statejik olarak ham maddeye ve yeni teknolojilere erişim, şirketlerin varlıklarını korumaları, rekabette öne geçmeleri ve hızlı büyümeleri açısından kritik bir öneme sahip bulunuyor. Bu anlamda Toros Tarım’a değer katacak ve şirketin pozisyonunu güçlendirecek stratejik ortaklık için 2024’te aday görüşmelerine başladık. Ayrıca uygun şartların oluşması halinde şirketin olası bir halka arzı için hazırlıklara başladık. Söz konusu hazırlıklar, öncelikle şirketin hukuki altyapısının halka arza uygun hale getirilmesini içeriyor.
2024, Tekfen’in yeni strateji planına uyum sağlaması açısından önemli bir yıldı. Yunan filozofu Herakleitos’un 2.500 yıl önce söylediği gibi, dünyada sabit olan tek şey değişimin kendisi. Günümüzün beklenmedik gelişmelere açık, dalgalı ortamında Tekfen olarak bu değişimin gerekliliğini derinden hissediyoruz. Tekfen’i bugünlere taşıyan, büyük bir deneyim ve değerler bütününden oluşmuş ekosistemini bir kaldıraç olarak kullanarak, bizi yeni hedeflerimize ulaştıracak daha sürdürülebilir ve sorumlu bir yoldaki ilerleyişimiz giderek hızlanacak.
Bu yolda bizimle birlikte yürüyen tüm çalışma arkadaşlarıma ve tüm paydaşlarımıza emekleri ve verdikleri destek için teşekkürü bir borç biliyorum.
Saygılarımla,
Mehmet N. Erten
Yönetim Kurulu Başkanı
*Sayfa için referans 2024 yılı Faaliyet Raporudur.